İstihkak davası, TMK m.683/2’de düzenlenmiş olup, malikin malını haksız olarak elinde bulunduranlara karşı açabileceği dava olarak düzenlenmiştir. İstihkak davası, dolaysız zilyet olmayan malikin, malik olmayan zilyete karşı mülkiyet hakkına dayanarak açtığı ayni bir dava olarak tanımlanmaktadır.
İstihkak davası ile malik, haksız zilyetten maliki olduğu eşyanın kendisine geri verilmesini ister. Uygulamada, taşınmazın tümüyle işgali halinde istihkak değil elatmanın önlenmesi davası açılmaktadır. Yargıtay da bu davaları, elatmanın önlenmesi olarak nitelemektedir.
Taşınmazlarda İstihkak Davasının Hukuki Niteliği
İstihkak davası ile mülkiyet konusu eşyanın geri verilmesi talep edildiğinden bu dava bir eda davasıdır. Dava sonucunda hakim, işgal edilen taşınmazın boşaltılmasına karar verir. Davalının iade yükümlülüğü TMK m.993-995 hükümlerine tabidir.
İstihkak davası, ayni hakka dayandığı için ayni bir dava olup davanın açılması herhangi bir süreye bağlı değildir. Ancak üçüncü kişinin mülkiyeti yolsuz tescile güvenerek iyiniyetle kazandığı veya kazandırıcı zamanaşımı ile elde ettiği haller ile hakkın kötüye kullanılması halleri istisnalar olarak sayılabilir.
Davanın Tarafları Kimlerdir?
İstihkak davasında davacı, uyuşmazlık konusu eşyanın dolaysız zilyedi olmayan malikidir. Davacının, dava açıldığı sırada mülkiyet hakkına sahip olması gerekir. Birlikte mülkiyet hallerinde taşınmazın tamamı için, paydaşlardan veya ortaklardan her biri istihkak davası açabilir ve diğerleri de bundan yararlanabilir. Miras ortaklığında, TMK m.640/3 gereğince mirasçılardan birinin istemi üzerine atanan temsilci de bu davayı açabilir.
Davalı ise, eşyaya haksız zilyet olan kişidir. Dava açıldığı sırada davalının zilyet olması gerekir. Mal elinden çıkmış olan eski zilyete istihkak davası açılamaz. Haksız zilyet, kazandırıcı zamanaşımı ile mülkiyet hakkını kazandığında hakka dayanan zilyet haline gelir ve davacının mülkiyet hakkı da sona ermiş olur. Bu nedenle artık ona karşı dava açılamaz. Dava konusu eşya, birlikte mülkiyet konusu ise davanın bütün zilyetlere karşı açılması gerekir.
Taşınmazlarda İstihkak Davasında İspat Yükü Nasıldır?
İspat hukukundaki genel ilke gereği, istihkak davasında da kural olarak davacı ispat yükü altındadır. Davacı, mülkiyet hakkına sahip olduğunu ispatlamalıdır. Bunun için mülkiyet karinelerinden yararlanabilir. Taşınmazlarda, tescil ayni hakkın varlığına karinedir. Bu nedenle, taşınmaz maliki, tapu kütüğünde adına yapılmış tescil ile mülkiyet hakkını ispat edebilir. Davalı tapuda yolsuz olarak malik görünüyorsa, davacının önce tapu sicilinin düzeltilmesi davası açması gerektiği kabul edilmektedir.
Davalı ise ya davacının malik olmadığını ya da dava konusu eşyayı elinde bulundurmakta haklı olduğunu yani haksız zilyet olmadığını ispatlayarak davanın reddini isteyebilir. Davalı, davacının gerçek hak sahibi olmadığını, adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu, diğer bir ifadeyle dava açmaya yetkili olmadığını ispatlayarak da davanın reddini sağlayabilir.
Taşınmazlarda İstihkak Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?
HMK m.2/1 gereğince, istihkak davalarında asliye hukuk mahkemeleri görevlidir. Taşınmaza ilişkin istihkak davalarında yetkili mahkeme ise HMK m.12/1 uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.
Dava Konusunun Devri
İstihkak davası, halihazırda haksız zilyede karşı açılan bir dava olduğu için, dava sırasında, davalı, taşınmazı üçüncü bir kişiye devrettiğinde, HMK m.125’e göre, davacı istihkak talebini, tazminat talebine dönüştürebilir veya devredene karşı olan davasından vazgeçip taşınmazı devralana karşı davaya devam edebilir.
Dava konusu taşınmazı devralana karşı davanın devam ettirilmesi halinde, devralan iyiniyetli ise ve TMK m.1023 gereği taşınmazın mülkiyetini kazanmış olacağından dava reddedilir. Bu durumda davacı, devredene yani eski davalıya karşı yeni bir dava açarak tazminat talebinde bulunabilir.
Devralanın kötü niyetli olması halinde, devralana karşı davanın kazanılması mümkündür. Dava kazanıldığında, sadece devralan üçüncü kişi aleyhine hüküm verilir. Ancak yargılama giderlerinden taşınmazı devreden eski davalı ile taşınmazı devralan yeni davalı birlikte müteselsilen sorumlu olacaktır.
İstihkak davası devam ederken davacı dava konusu taşınmazı devrederse, yeni malik davacı yerine geçerek davaya kaldığı yerden devam edebilir.
Blog Yazılarımız: İhtiyati Tedbir Nedir? İhtiyati Tedbir Kararı Nasıl Alınır?
Av. Nagehan Koçer
Av. Serhan Cantaş