Miras Hukuku
Miras Hukuku, insanların ölümü sonrasında sahip olduğu mal varlık ve borçlarının ne olacağını düzenleyen bir hukuk dalıdır. Ölüm dışında mirasa konu olabilecek iki durum daha vardır. Gaiplik ve Ölüm karinesi. Kişinin gaipliği mahkeme kararı ile sabitlendikten sonra kişinin mirasçıları yine mirasa hak kazanırlar. Ölüm karinesinde ise yine mirasçılar mirası paylaşabilmektedir.
Miras bırakanın mal varlığının tamamına tereke adı verilmektedir. Mal varlığı denilince genelde anlaşılanın aksine miras bırakanın borçları da tereke içine dahildir. Yani mirasçılar, miras bırakanın hakları ve borçlarını birlikte üstlenirler.
Miras Bırakan Kimdir?
Türk hukukuna göre sadece gerçek kişiler miras bırakabilirler. Bu nedenle ölen gerçek kişi miras bırakandır.
Mirasçı Kimdir?
Mirasçı atanmış veya yasal mirasçı olabilir. Türk Medeni Kanunu’na göre yasal olarak mirasçılığı hak kazananların yanı sıra miras bırakan tarafından atanmış mirasçılar da olabilmektedir. Yasal mirasçılık genelde kan bağı ve eş olarak kazanılmaktadır.
Zümre Sistemi Nedir?
Türk Hukuku’nda kabul edilen sistem zümre sistemidir. Mirasçılar, miras bırakana kan bağı olarak yakınlık zümresine göre bir miras payı edinirler. Örneğin ; Miras bırakanın alt soyu birinci zümredir. Birinci zümrede yaşayan birisi varken üst soya miras payı düşmez. Miras bırakanın eşi varsa, eş hangi zümre ile miras payı alacağına göre pay oranı değişmektedir.
Tereke Nedir?
Tereke, miras bırakanın ölümünden sonra mirasçılarına kalan hak ve borçların tamamına verilen isimdir. Terekeye dahil olmayan bazı hukuki ilişkiler bulunmaktadır. Bunlar ;
1.İntifa hakkı
2.Oturma hakkı
3.Miras bırakanın 3.kişilere karşı olan manevi tazminat haklarını, hayatta iken ileri sürmediyse mirasçılar bunu ileri süremez. Fakat hayatta olduğu sürede bu manevi tazminat istemini ileri sürmüş ise mirasçıları bu davayı devam ettirebilirler.
4.Miras bırakan bir eser sözleşmesi yapmış ise ve yüklenicinin niteliği önem taşıyorsa.
Devlet Mirasçı Olur mu?
Miras bırakanın mirasçısının olmaması durumunda mirasçısı devlet olur. Türk hukukunda üçüncü zümreye kadar mirasçısı olmayan ve sağ kalan bir eşi bulunmayan miras bırakanın malları da devlete kalır. Ancak bu durumda miras bırakan ölüme bağlı bir tasarruf ile de bir mirasçı atamamış olması gerekir.
Veraset İlamı Nedir?
Veraset ilamı ölen kişinin yasal olarak mirasçılarına ne kadar payın kaldığını gösteren belgedir. Bu belge iki şekilde elde edilmektedir. Birincisi noterler aracılığıyla, ikincisi ise sulh hukuk mahkemeleri aracılığıyla.
Çalışma Prensiplerimiz
Miras hukuku, içerisinde barındırdığı farklı dava türleri ve karışık insan ilişkileri sebebi ile üzerinde titizlik ile çalışılması gerekmektedir. Miras paylarının belirlenmesi yani veraset ilamının alınmasının ardından nasıl bir süreç izleneceği ve çok sayıda insanın dahil olabildiği miras hukuku davalarının karmaşık yapısından özenle çıkabilmek için iyi bir avukat ile temsil önem arz etmektedir. Miras hukukunun bu karmaşık ve insan ilişkileriyle olan yakın takibi konusunda elimizden geleni Cantaş Avukatlık & Danışmanlık olarak yapıyor ve en iyi sonucu alma çabası içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Ankara Avukat Serhan Cantaş
Avukat, yıllar süren bilgi ve deneyimlerin bir bütünü olarak hizmet verir. Oldukça karmaşık bir hukuk düzeni olan ülkemizde yasalarla, sürelerle ve iletişim halinde olunması gereken birçok yargı personeli ile uğraşmak oldukça zor ve önemli bir iştir. Yapacağınız çok ufak bir hata sizi çok kötü sonuçlara götürebilir. Bu sebeple sürekli bu kargaşanın içinde bulunan ve bunu defalarca kez deneyimlemiş bir avukatla çalışmanız sizin için en doğru tercih olacaktır.
Danışmanlık ücreti ülkemizde henüz pek alışılmış bir uygulama değildir. Fakat avukatın, bir konu hakkında mesleki bilgi ve tecrübesine dayanarak hizmet sunması söz konusu olduğu için ücrete tabi olacaktır. Türkiye Barolar Birliği’nin de bu konuda yayınlamış olduğu bir ücret tarifesi bulunmaktadır. Nitekim bu ücret tarifesi de avukatların danışmanlık ücreti istemesinin yasa dışı bir uygulama olmadığının göstergesidir..
Türk Hukuku’nda avukat ile temsil zorunluluğu yoktur. Herkesin mahkemeler önünde kendisi temsil hakkı bulunmaktadır. Her mahkeme önünde avukat tutmaksızın kendini temsil etmek hakkın her bireyin vardır. Fakat hukuki işlemler uzmanlık gerektiren işlerdir. O sebeple avukat ile temsil oldukça önem arz etmektedir.
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte dava ile ilgili yapılan çoğu işlem internet üzerinden yapılmaktadır. Ülkemizde oluşturulan UYAP platformu üzerinden dava iş ve işlemleri yürütülmektedir. Ayrıca e-devlet sisteminin de oldukça gelişmesi ile beraber dava sorgusu da e-devlet üzerinden yapılabilmektedir.
Dava mahkemeye verilecek bir dilekçe ile açılmaktadır. Fakat dava açmak sanıldığı kadar kolay bir iş değildir. Olaya göre değişkenlik gösterecek yetkili ve görevli mahkemeler vardır. Doğru yere dilekçe vermek ve dilekçenizde doğru noktalara değinmek oldukça zahmetli ve zor bir iştir. Bu sebeple davanız için bir avukat ile vekalet ilişkisi kurmanız sizin için daha yararlı olacaktır.